1. Giriş: Tağut’un reddinin tevhid için zorunluluğu
Müslüman olmanın ilk şartının Tağut’u her yönüyle reddetmektir. Çünkü tevhid (Allah’ı birleme) inancı, Allah’tan başka bütün ilah ve otoriteleri reddetmeyi gerektirir. Bu nedenle önce Tağut’un ne olduğu doğru biçimde bilinmelidir.
2. Köken ve dil anlamı
Tağut kelimesi, “tuğyan” kökünden gelir; “azmak, sınırı aşmak” anlamındadır.
“Tağut”, azgınlıkta aşırıya giden her şey veya herkes için kullanılır.
Kur’an’da sekiz ayette isim olarak, türevleriyle birlikte 39 defa geçer.
Tuğyan kavramı “isyan, taşkınlık, sınırı aşma” anlamına gelir.
Örneğin: “Su taştığında sizi gemide taşıdık” (Hâkka 69/11).
3. Tağut’un sözlük ve ıstılah anlamları
Âlimler farklı yönleriyle tanımlamıştır:
Şeytan veya cin, onların yolu.
Put (Lât, Uzzâ gibi).
Kâhin veya sihirbaz (gaybı bildiğini iddia eden).
Allah’ın hükmüne zıt sistemler ve bunları uygulayan yöneticiler.
Allah’tan başkasına ibadet veya itaat edilen her şey.
Kötülüğü emreden nefis.
Allah’ın şeriatı dışındaki her yasa ve yönetim.
Bu anlamlar, Tağut’un yalnızca bir kişi değil, insan, sistem, nefis, put veya ideoloji olabileceğini gösterir.
4. Cahiliye dönemi ve tarihsel kullanımlar
İbn İshak’a göre Araplar, “Tevagit” adını verdikleri küçük mabetler inşa eder, bunları Kâbe gibi tazim ederlerdi.
Taberî, putların kutsanmasını “Tağut” kelimesiyle açıklar.
Yani kelime, İslâm öncesinde de “ilahi sınırı aşan kutsal varlık veya güç” anlamında kullanılmıştır.
5. Kur’an’a göre Tağut’un tanımı ve sürekliliği
Kur’an’da Tağut’un kıyamete kadar varlığını sürdüreceği bildirilir:
“Kim Tağut’u inkâr eder, Allah’a inanırsa, kopmaz bir kulpa yapışmıştır.” (Bakara 2/256-257)
“Her ümmete ‘Allah’a kulluk edin, Tağut’tan sakının’ diye bir peygamber gönderdik.” (Nahl 16/36)
Bu ayetlere göre Tağut, Allah’a karşı duran, egemenliğe ve hâkimiyete ortak olmaya kalkışan güçleri temsil eder.
6. Kavramın geniş anlamı
Son dönem sözlüklerde Tağut:
“Sınırı aşan, azgın otorite” anlamındadır.
Denizin taşması gibi fiziksel aşırılıklardan mecazla alınarak, ilahlık iddiasındaki kişi veya düzenleri ifade eder.
Tağut, yalnızca bir put değil, Allah’ın yerine otorite kuran hayat tarzı, inanç sistemi veya ideolojidir.
7. Tağut kavramının düşünürlerce yorumları
a) Mevdudi
Tağut, Allah’ın kulları üzerinde hâkimiyet kuran her şeydir.
Bu bir şeytan, rahip, politik lider, kral veya devlet olabilir.
Tağut’u reddetmeden Allah’a iman sahih olmaz.
Tağut, Allah’ın hükmü yerine kendi kanunlarını koyan her otoritedir.
b) Muhammed Esed
Tağut, “Allah’tan başka ibadet edilen ve insanı Allah’tan uzaklaştıran her şeydir.”
En uygun karşılık “şeytanî güçler”dir.
c) Elmalılı Hamdi Yazır
Tağut şu şekillerde ortaya çıkar:
Nefsin arzularını mabutlaştırmak.
İslâm düzenine karşı duran sistem ve ideolojiler.
Allah’tan başka güç atfedilen varlıklar (insan, put, rejim).
Şeytan ve Allah’ın şeriatıyla çatışan gelenekler.
d) Seyyid Kutub
Tağut, Allah’ın hükmü dışında her düşünce, sistem, ideoloji veya yönetimdir.
İnsan, Allah’a ait egemenlik ve hüküm yetkisini kendine mâl ettiğinde “taği” olur.
Allah’ın koyduğu sınırları aşmak, şirk ve azgınlıktır.
Yalnızca Allah’ın şeriatına dayanmayan her rejim Tağut’tur.
Bu bağlamda “otorite meşruiyeti”ni Allah dışına çıkaran her düzen tağutîdir.
8. Teolojik sonuç: Allah ve Tağut kutuplaşması
İnsanlık tarihi boyunca iki inanç çizgisi vardır:
Tevhid dini (Allah’a kulluk) ve şirk dini (Tağut’a kulluk).
Allah’a iman, Tağut’u reddetmeyi içerir.
Allah’ın hükmüne dayanmayan tüm sistemler, ideolojiler, rejimler Tağut’tur.
9. İtaat, ibadet ve Tağut ilişkisi
Kitap ehlinin bilginlerine ve rahiplerine gösterdiği kör itaati Kur’an “onları rab edinmek” (Tevbe 9/31) olarak nitelendirir.
Buradaki “tapınma” secdeyle değil, itaatle olur.
Dolayısıyla Allah’tan başkasının koyduğu kurallara rıza göstermek de Tağut’a kulluktur.
10. Tağutun psikolojik ve toplumsal tezahürü
Tağut, insanın nefsinde ve toplum düzeninde görülür.
Egemenliği Allah’tan alıp insanlara verme anlayışı, modern çağın en büyük tağutî eğilimidir.
Batı’dan ithal edilen seküler düzenler, Tağut’un günümüzdeki biçimleridir.
İnsanlar, farkında olmadan Tağut’u “dost” ve “hakim” tanımaktadır.
11. Hadislerde Tağut’un örneklenmesi
Hz. Peygamber’in bazı hadislerinde:
İnsanların önüne çizilen yolların her birinin başında “çağıran bir Tağut” olduğu anlatılır.
“Fi sebili’t-Tağut” (Tağut uğruna mücadele) ifadesi, Allah yolunun zıddı olarak kullanılır.
12. Sonuç
Tağut:
Allah’a ait sıfat, yetki veya egemenliği kendine mal eden;
İnsanların hayatına Allah’tan bağımsız hüküm koyan;
Bunu kabul eden, onaylayan veya razı olan her sistem, lider, ideoloji veya nefistir.
İnsanın kurtuluşu, ancak “La ilahe illallah”ın gerçek anlamını yaşamakla, yani Allah’tan başka tüm Tağutları reddetmekle mümkündür.
