16 Eki 24 - Çar 5:58:am
Dark Light

Blog Post

Fikir Yorum > Fikir yorum > Kötülüğün Şeffaflığı / Jean Baudrillard

Kötülüğün Şeffaflığı / Jean Baudrillard

Hiç bir şeye sahip olmayanın elindeki alınacak.

Matta İncili, 25:29

Jean Baudrillard, Neden Hala Her şey Yok olup Gitmedi, s:1

Acayip bir cümle, anlayabildiğimiz kadarı nasıl anlatalım bilmiyorum.
Eğer Karanlığı bilmiyorsanız AYDINLIĞI bilemezsiniz.
Eğer soğuğu bilmiyorsanız sıcağı da bilemezsiniz
Eğer denizin dışını bilmiyorsanız denizin de farkına varamazsınız
Eğer ŞERRİ bilmiyorsanız, HAYIR da size hiç bir şey ifade etmez.
Eğer Kötülük görmemmişseniz, İYİLİKten de nasibiniz olmaz.
Eğer küfrü bilmiyorsanız İmanı da bilmezsiniz.
Eğer HİÇ’liğe sahip çıkamazsanız herhangi bir şeyi kıymeti de olmaz.
Elinde bir sürü şey olduğu halde farkında olmayanın elindeki her şey alınır.
Yok olmadı, anlatamadım.

*** Dünya çılgın bir seyir aldığına göre biz de dünyaya ilişkin çılgın bir bakış edinmeliyiz.

Jean Baudrillard, Kötülüğün Şeffaflığı, s:5

Dünya 1 ayda 4000 çocuğu herkesin önünde öldürmeyi, bir halkı komple katliama uğratmayı, hastaneleri, ambulansları, gazetecileri göstere göstere füzelerle vurmayı, hastaneden cerrah kaçırıp işkence ile öldürüp sokağa atmayı, kameralar önünde kimyasal silahlar kullanmayı SADECE seyretmiyor: BİZİ bunların normal olduğuna, FİLİSTİNLİLERİN bunu hak ettiklerine de inandırmaya çalışıyor.
Aynı, SUNİ etin gerçek etten daha sağlıklı olduğuna, İneklerin gazları ile doğayı zehirlediklerine, herkesin aşı olursa dünyanın kurtulacağına dair yaptıkları manipülasyonda olduğu gibi.
Aynı, sloganlar ve NUTUKLAR atmanın yapılacak en büyük yardım olduğunu söyleyen liderler gibi.
Böyle bir dünyada devletlerin ve sermayenin kontrolündeki medyadan dayatılan ORTALAMA fikriyatı ÇILGINCA bir bakışla sorgulamaktan başka çare yoktur diyor olabilir.

***

Hayalini kurduğumuz oturduğumuz yerden dünyayı gezmek, aletleri kullanmak, tüm işlerimizi makinelere yaptırmak, kıtalar arası dostlarımızla canlı görüşmek, her türlü ideolojik ve şehevi zevkler, üretim ve tüketim yollarının tamamını tükettik.

ASIL SORUNLA karşı karşıyayız: Şimdi ne yapacağız?
Sürekli özgürleşme ve ilerleme numarasına mahkûm olmuş olmamız ondan. Sürekli hızlanarak aynı yönde ileri doğru gidiyormuş gibi görünüyoruz: Hâlbuki boşlukta hızlanıyor olduğumuz yerde dönüp duruyoruz.

Jean Baudrillard, Kötülüğün Şeffaflığı, s:10

Dün bir beyefendi (Shahid Bolsen) feryad ediyordu: “Ey Batılılar siz o Kızılderilileri yok edenlerin, o Afrikalı milyonları köleleştireceğiz diye katliama uğratanların torunları olarak zerre miktarı insanlıkta ilerlememişsiniz. Dört yüzyılın sonunda ahlaki ve insani olarak zerrece gelişmediğinizi, kendinizi ÜSTÜN bizi AŞAĞILIK insanlar olarak gördüğünü gördük FİLİSTİN’de.”
Dikkat ederseniz onca Magna Carta muhabbetleri, İnsan Hakları Söylemleri, Toplumsal Cinsiyetçilik ideolojileri, Sivil Toplum örgütleri, UNICEF, WHO, DSÖ vs. HEPSİ bu yalın gerçeği gizlemek için var edilmiş örtülerdir, desek yanılır mıyız acaba?

***

Hiç bir şey gerçekten yansımıyor; ne aynada ne de baş döndürücü alanda gerçekten yansıyan bişi yok artık… Artık değerler alanında devrim yok; değerler birbirlerine dolanıp üstlerine katlanıyor.

Jean Baudrillard, Kötülüğün Şeffaflığı, s:11

Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir