“Tek bir Arap ülkesi bile büyükelçiliğini kapatmadı veya diplomatlarını geri çekmedi.”
-“1948’de İsrail dört Arap ülkesine karşı savaştı. 2023-2025 Gazze savaşında da birden fazla cephede yer aldık; ancak hiçbiri Arap devleti değildi. Tek bir Arap ülkesi bile büyükelçiliğini kapatmadı veya diplomatlarını geri çekmedi. Aksine, birçoğu İran füzelerini engellememize yardım ediyordu. Bu size bir şeylerin değiştiğini gösteriyor,”
– Filistin İslami Cihat liderlerinin tutuklanması, diğer birkaç gelişmeyle aynı hafta gerçekleşti; bu, Amerikan baskı stratejisinin bir parçası. Bu hareketler rastgele değildi.”
– 1990’larda, özellikle Madrid Konferansı’nda Hafız Esad döneminde, uzlaşmaya yönelik gizli çabalar görüldü. Beşar Esad döneminde, özellikle 2007 Annapolis Konferansı’ndan sonra, düzensiz girişimler devam etti. Ancak, müzakereler bir konu yüzünden çöktü: İsrail’in Golan’dan tamamen çekilmeyi reddetmesi.
– İsrail’in son on yıldaki stratejisinin “İran’ın yerleşmesini engelleme” ve “Hizbullah’tan gelen tehditleri etkisiz hale getirme” odaklı olduğunu söyledi. Bu hedefler, Suriye içindeki İran bağlantılı hedeflere yüzlerce hava saldırısı düzenlenmesine yol açtı.
– 7 Ekim sonrası gerçekliği farklı. İran ekseni zayıfladı. İran’ın vekillerine karşı yapılan karşı saldırı Hizbullah’ı daha da zayıflattı. Suriye artık farklı bir yerde ve İran baskı altında.
– “İsrail hastanelerinde 5.000’den fazla Suriyeliyi tedavi ettik. Binlercesi daha İyi Komşu Operasyonu aracılığıyla dahil edildi. Ve şimdi, sivil toplum girişimlerinde ve diğer iş birliği biçimlerinde birlikte çalışıyoruz” diye ekledi.
– Sorunların başında Suriye’nin geri almakta ısrar ettiği işgal altındaki Golan Tepeleri’nin statüsü geliyor.
– Ayrıca, Şam’ın uzun zamandır müttefiki olan hem Rusya hem de İran, normalleşmeyi bölgesel nüfuzlarına bir tehdit olarak görerek buna karşı çıkabilir.
– “El-Cuani pragmatik, milliyetçi terimlerle konuşuyor; AHLAKİ (insani) terimlerle değil. Bir Suriyeli olarak konuşuyor, ancak aynı zamanda birden fazla aktörün etkisi altında: Türk ve Katar çıkarları ağır basıyor,” dedi.
– Başkan el-Şara’nın söylemi, Suriye’nin temel ulusal çıkarlarının korunması şartıyla diyaloğa açık olduğunu gösteriyor.
– Bu yaklaşım, Arap-İsrail ilişkilerinde bir dönüm noktası olabilir ve bir zamanlar İsrail karşıtı direnişin kalesi olan Şam, daha geniş bir bölgesel yeniden yapılanmaya girebilir.
– Ürdün ve Mısır barış anlaşmaları imzaladılar—ama halklar arasında barış inşa etmediler. Bu büyük bir fark. Buna karşılık, BAE ve Fas buna farklı yaklaştı.
Özetlediğimiz bu makaleyi NeDenyahu’Nun dünkü konuşması ile birlikte düşünmek lazım
Hani demek istiyordu ya ŞAM hükumetine “İran’ın Esed’e yapacağı yardımı, uçaklarını ve askerlerini F-16’larımızla biz engelledik.”
Anladığım kadarı ile ikisinden çıkan ortak metin şu:
“Ey Colani GOLAN tepelerini RESMİ olarak DA bize bırak seninle kanka olalım. Biz sana çok iyilik ettik.”
https://www.jpost.com/middle-east/article-851525
Amerika’nın yeni İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee:
– İsrail seçilmiş halkın seçilmiş milletidir.
– ABD’nin İsrail ile ittifakı sadece siyasi değil, aynı zamanda manevi bir ittifaktır.
– İnsanlar İsrail’in bizden çıkar sağladığını sanıyor ama aslında İsrail’den çıkar sağlayan Amerika’dır
Demiş.
muhtemelen farkındasınızdır. İsrail TANRININ seçilmiş milletidir. Biz de TANRININ bir emri olarak ona yardım ediyoruz diyor ve bu savaşın bir Siyonist-HAÇLI ittifakı olduğunu söylüyor
Biliyorsunuz değil mi?7 Ekimden beri hiç bir Arap ya da Türk devleti İSraildeki büyükelçiliğini kapatmadı veya diplomatını geri çekmedi.
Bahsettiği Amerika’yı da tanıyorsunuz değil mi?
Hani şu Türkiye’de onlarca üssü bulunan, defalarca Türkiye’de darbe yapan, Kuzey Kore’de uğrunda binden fazla şehit verdiğimiz halde Kıbrıs’ta Yunan’In yanında durup bize ambargo uygulayan
GAZZE katliamında İsrail’in silahlarını ve mühimmatını veren ABD.
Biricik Dostumuz, Müttefikimiz canımız ciğerimiz.
Zeyl:
Bu arada ABD dün gece YEMEN’deki, İsrail GAzze’deki katliamlarına devam etti.
Yemenliler ABD’nin Truman uçak gemisine yaptıkları saldırı esnasında bir F-18 savaş uçağını vinciyle birlikte denize düşmesine sebep oldular.
https://www.jfeed.com/news-israel/huckabee-israel-us-alliance-spiritual
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
Birazcık AKLIMIZ olsaydı !……………
Eximbank Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çağrı Altındağ, sanayicileri kredi kullanımı konusunda uyardı. Altındağ, bazı firmaların yabancı para cinsinden sağladıkları krediyi swap yoluyla TL’ye çevirdiklerini, hatta bunun için özel exel tablosu kullandıklarını bildirdi. Altındağ, firmaların krediyi kredi gibi kullanmalarını istedi.
Yani bazı sanayiciler yatırım diye gösterip DEVLETTEN ucuza kredi alıp, parayı yurt dışına çıkarıp Türkiye’ye BORÇ verip aradaki faiz farkı ile SERVETLER yapıyorlarmış.
Ve devlet, bu ŞAHISLARA sadece parmak sallayıp, bir genel müdür yardımcısı ile “Lütfen yapmayın. Bakın ayıp oluyor” falan diyor.
Alenen, GÖZ göre göre, Gözümüzün içine baka baka BİRİLERİ ucuz faize DEVLETTEN borç para alıp, yine DEVLETE YÜKSEK faizle borç verip devletin ÜMÜĞÜNÜ emiyorlar. (Yani mesela %10’la devletten 100 TL alıyor, Devlete %45’le satıyor. Böylece devletten 145 TL alıp 110 lira geri ödeme yapıyor ve 35 TL cebinde kalıyor. Devletten tekrar borç alıp tekrar devlete borç veriyor, servet servet üzerine yığılıyor)
Var mı dünyanın herhangi bir yerinde vatandaşlarının böyle kolay böyle zahmetsiz böyle karlı böyle RESMİ yoldan kanını emdiği devlet?
ve Devlet buna DUR diyemiyor
YAPMAYIN diyemiyor
Engelleyemiyor
Acaba bu işin içinde bizzat DEVLETİ yönetenler mi yer alıyor?
Zira yöneticiler, kendileri bundan menfaatlenmeyeceklerse buna nasıl müsaade ederler?
İnanın bu toplumun ICIK AKLI varsa kafayı yemesi lazım.
Dedem sık sık tekrarlardı
“Oğul ne mutlu sana HİÇ AKLIN YOK!”
Olsaydı, işimiz çok zordu.