24 Ara 24 - Sal 9:09:am
Koyu Açık

Blog Post

Fikir Yorum > Kavram Köşesi > “Efendi” Kelimesinin Kısa Serüveni

“Efendi” Kelimesinin Kısa Serüveni

Özellikle Osmanlı İmparatorluğu ve Kafkasya’da Bey, efendi veya usta anlamına gelen bir asalet unvanıdır. Unvanın kendisi ve diğer biçimleri aslen Ortaçağ Yunancası aphentēs’ten türemiştir ki bu da Antik Yunancada Efendi anlamına gelen authentēs kelimesinden gelmektedir.

İngilizce Sir’e eşdeğer bir saygı veya nezaket unvanıdır. Osmanlı İmparatorluğu ve Bizans İmparatorluğu’nda kullanılmıştır. Kullanıldığında kişisel ismi takip eder ve genellikle eğitimli meslek mensuplarına ve bey veya paşa gibi yüksek rütbelere sahip hükümet yetkililerine verilir.

Ayrıca, Türkçe‘de olduğu gibi kesin bir makamı da belirtebilir: Hekim efendi, sultanın başhekimi. Sahiplik hali efendim; eskiden köleler tarafından kullanılırdı.

Telefona cevap verirken yaygın olarak kullanılır ve bazı durumlarda (örneğin birinden bir şeyi tekrarlamasını istemek gibi) “affedersiniz” ifadesinin yerine kullanılabilir.

Osmanlı döneminde, ağadan sonra kişisel bir isme eklenen en yaygın unvan efendi idi. Böyle bir unvan, “eğitimli bir beyefendi” anlamına gelirdi. Dolayısıyla ima yoluyla laik bir devlet okulundan (Türkçe: rüşdiye ) mezun olurdu, her ne kadar bu efendilerin çoğu değilse bile en azından bazıları bir zamanlar medrese kökenli olsalar da.

Lucy Mary Jane Garnett, 1904 tarihli “Türk Kent ve Taşrasında Yaşam” adlı eserinde Osmanlı Hıristiyanlarının, kadınların, mollaların, şeyhlerin ve Osmanlı şehzadelerinin “Fransız Monsieur ile aynı önemi” taşıyan efendi olabildiklerini yazmıştır.

Yeni Türkiye cumhuriyetinde bu unvan 1930’lu yıllarda kaldırdı.

Levant bölgesinde (bugünkü Lübnan, Suriye, Ürdün, İsrail ve Filistin’i kapsayan bölge) “efendi” kelimesi Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalma bir unvan olarak kullanılmaktadır. “Efendi,” saygı ifadesi olarak genellikle öğretmenler, âlimler, memurlar ve yüksek mevkideki kişiler için kullanılır.

Efendi Akdeniz veya Orta Doğu ülkelerinde yüksek eğitimli veya sosyal statüye sahip bir adam için bir unvan olarak kabul edilirdi. Mehmet Ali Paşa (1769 – 1849) döneminde Mısır’da esquire ve junior bey ile aynı anlama geliyordu ve Mısırlılar arasında çokça kullanılıyordu.

Efendi, Mısır, Ürdün ve Türkiye’de (ve bazı diğer eski Osmanlı devletlerinde) hala bir onur ifadesi olarak kullanılıyor ve “Affedersiniz?” demenin özellikle nazik bir yolu olan أفندم؟ efendim? Kelimesinin kaynağıdır.

İngiliz Doğu Afrika’sı (1884 – 1963 arası ) ve Alman Doğu Afrika’sının (1884-1919 İngilizlere devrettiler) sömürge güçleri, lafta Osmanlı İmparatorluğu’na bağlı olan Mısır ordusunun Sudanlı askerlerinden oluşturuldu. Bu birlikler, efendi unvanını yanlarında getiren bazı subaylarla Doğu Afrika’ya girdi ve bu nedenle, bu unvan iki sömürge gücünün Avrupalı ​​olmayan subayları için kullanılmaya devam etti.

Şu ana kadar Swahi dilinde biçimi afandi, Kenya, Tanzanya ve son zamanlarda RPF’nin iktidara gelmesiyle Ruanda’daki ordulardaki subaylara hitap etmenin bir şekli oldu. (RPF, 1987 yılında Uganda’da sığınmak zorunda kalan ve etnik şiddet nedeniyle sürgün edilen Ruandalı Tutsi’ler tarafından kurulan parti ve hala iktidarda.)

Efendi (Valinin Görevli Subayı ), Afrikalı askerlerin Kralın Afrika Tüfekleri’nde (K.A.R.: King’s African Rifles) ve diğer İngiliz Sömürge Yardımcı Kuvvetleri birimlerinde 1961’e kadar ulaşabildikleri en yüksek rütbeydi .

Bunlar, İngiliz Hindistan Ordusu’ndaki Valinin Görevli Subay’ına eşdeğerdi. Bir Efendi’nin yetkisi diğer KAR birlikleriyle sınırlıydı ve beyaz birliklere komuta edemiyordu. KAR rütbesi 1930’larda kullanımdan kaldırıldı ve 1956’da yeniden devreye sokuldu.  Bu askeri birlikler 1960 itibarıyla kademe kademe Afrika’da oluşan devletlerin ordularının temelini oluşturdular.

Effendi, Alman Doğu Afrikası’ndaki Schutztruppe’de de (Afrika’daki Alman kolonilerinde bulunan askeri birimlerin resmi adı 1891- 1918) Avrupalı ​​olmayan bir subay rütbesiydi. Uygulamaya benzer şekilde, Effendiler beyaz subayların aksine bir kayzerin yani imparatorun terfi komisyonuyla değil, bir valinin emriyle terfi ettiriliyordu. Effendilerin beyaz birlikler üzerinde hiçbir yetkisi yoktu.

Schutztruppe’de bu rütbe, “Tschausch” (çavuş) ve “Ombascha” (onbaşı) gibi Osmanlı kökenli diğer rütbelerle birlikte kullanılıyordu. Birinci Dünya Savaşı sırasında askerî astsubaylar örnek hizmet ve liderlikleri nedeniyle Effendi rütbesine terfi ettiriliyordu.

Bosna-Hersek’te ” Efendija” Müslüman din adamlarını ifade eder.

Endonezya ve Malezya’da “Efendi” ismi ilk isim olarak kullanılabilir.

Pakistan ve Hindistan’da “Efendi” soyadı, ataları Türkiye veya Afganistan’dan göç eden bazı ailelerin soyadıdır.

Afganistan’da eski yönetici Barakzai Dürrani aşiretinin bazı mensupları da soyadı olarak “Efendi” veya onun bir çeşidi olan “Affandi”yi kullanmaktadır .

Çin’de “Efendi” (阿凡提) genellikle Nasreddin Hoca’yı ifade eder bir anlam kazanmıştır.

Günümüz Uygur Türkçesi arasında kullanılan “apándi” kelimesi Effendi’nin bir biçimidir. Apándi, ustadan başka bir şey değildir.

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir