13 Eki 24 - Paz 9:15:pm
Koyu Açık

Blog Post

Fikir Yorum > Kavram Köşesi > GAVURUN MÜSLÜMANLARA “MÜSLÜMAN” DEMESİNİN TARİHİ

GAVURUN MÜSLÜMANLARA “MÜSLÜMAN” DEMESİNİN TARİHİ

Müslümanlarla ilk temaslarda Bizans onları “sarasin” kavramıyla adlandırmaktaymış.

“Sarasin” kelimesi, Grekçe ve Latinceden türetilmiş bir kelime ; Beşinci ve on beşinci yüzyıl yazılarında sıkça karşılaşılıyor. Öncelikle, en yaygın görüşlerden biri “Sarasin” kelimesinin bir Arap kabilesinin ismi olabileceğidir. Matematikçi ve coğrafyacı Batlamyus, (MS 100-170) Sina yarımadasının kuzeyindeki bir bölgeyi “Sarakēnḗ” olarak tanımlarken, Stephanus ( MS 6.YY) da eserlerinde “Sarakēnoí” adında bir halktan bahseder. Bu durum, kelimenin genel bir anlamdan çok özel bir isme dönüştüğünü düşündürür.

 “Sarasin” kelimesi, Arami kökenli bir s’raq kelimesinden türemiş olabilir; kelime “boş” anlamına gelir ve çölde olmayı ifade eder. Ancak, Sami kökünde yer alan s-r-q harfleri, “çalmaktan” ya da “hırsızlık yapmakla ilgilidir”. Hatta iki veya daha fazla hırsızdan bahsederken “sāriqīn” (hırsızlar) dememiz gerektiğini de belirtelim; bu kelimenin okunuşu da “sarasin”e oldukça benziyor!Bu noktada, eğer s-r-q harflerindeki s harfini ş harfi ile değiştirirseniz, “doğu” anlamına gelen bir kelime elde edersiniz.

Plinius,(MS 23 ) Arap halkından bahsederken Latince ve Yunanca kökenli “scenite” kelimesini kullanır; bu kelime de “çadırda yaşayan kişi” demektir ve sarasin ile fonetik olarak benzerlik gösterir. Bizans döneminde ise kelimenin “bedevi” ve “barbar” anlamında kullanıldığı görülür. Özellikle Roma sınırında yaşayan Arapları tanımlamak için de bu kelime tercih edilmiştir.

4. yy dan itibaren, “Sarasin” kelimesini İncil’de geçen Sarah ismiyle de ilişkilendirir. İncil’de kelime ilk olarak “Sarai” (İbranice “benim prensesim”) şeklindedir, ama Sarai ismi İshak ile müjdelendiğinde  Sarah şekline dönüşür .  Sarasin kelimesinin Hz. İsmail’in soyundan gelenler tarafından benimsendiği bir dönem yaşanmıştır.

İskenderiyeli Papa Dionysius ( Ö 268), Roma İmparatoru Decius’un Hristiyanlara zulmünü anlatırken bir mektubunda Sarazenlerden  Arapları kastederek “Birçoğu, Arap dağlarında barbar ‘sarkenoi’ler tarafından köleleştirildi.” şeklinde bahseder.

Zamanla, Müslümanlar Bizans için tehdit haline gelmeye başladığında 634 yılında, Sarazenler denilen Araplar Bizans’ı Kudüs’ü ele geçirmekle tehdit ediyordu. Bu durum, şehrin patriği Sophronius’un (560-638) Roma’daki papadan ve Konstantinopolis patriğinden dualar istemesine yol açtı. Sophronius, 634 Noel vaazında “Sarazenler”in Kudüs’ü kuşatmasından ve Hristiyanların Beytüllahim’de ibadet etmesini engellemelerinden yakındı. Hatta Sarazenleri “allahsız barbarlar” olarak nitelendirdi.

Gelişen süreçte, “Sarasin” kelimesi Hristiyan olmayan her topluluk için kullanılmaya başlandı. Hatta Charlemagne ve şövalyelerini övmek için yazılmış Fransız destanında da, Sarasinlerin putperest olduğu vurgulanır. Hristiyan yazarlar, İslam öncesi dönemde yaşayan putperestler için de “Sarasin” ismini kullanarak bu kelimeyi adeta “putperest” ile eş anlamlı hale getirdiler. XV. yüzyıldan itibaren Doğu Avrupa’da müslümanlar için Sarasin yerine Türk, Endülüs’te de “reconquesta”nın (fethedilen toprakları geri alma) ardından Moro tabiri yaygınlık kazanmıştır.

Müslüman olmayan batılıların 19. Yy dan itibaren Müslümanlara Müslüman demeye başladıkları söylenebilir.

Günümüzde ise “Sarasin” kelimesi iki popüler alanda karşımıza çıkıyor: Kanadalı metal müzik grubu SARASİN ve Age of Empires oyununda yer alan bir grup. Kısacası, “Sarasin” kelimesi tarihin derinliklerinden günümüze kadar varlığını bir eksende dönüşerek korumakta.

Yorum Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir