31 Eki 25 - Cum 9:09:am
Koyu Açık

Blog Post

Fikir Yorum > 2025 > Ekim

Fi Zılâl’den Hatırlamalar: “Rabbimiz Allah’tır Diyenler”

…………………….. Ve bu bölümün sonunda M e k k e li müşriklere iyilik yapanların mükâfatını anlatmakta ve bu Kur’an’ı Kerim’in getirdiği müjdeyi açıklamaktadır. Ama bunun bir ‘tek şartı vardır. O da Allah’ın Rububiyetini kabullenip bu inanç doğrultusunda hareket etmektir. 13 – Muhakkak ki “Rabbimiz Allah’tır” deyip de sonra dosdoğru gidenlere korku yoktur onlara. Ve üzülecek […]

Devamı

Cumhursuz Kurulan Cumhuriyet

Müslimlik: İslam’dan başka hayat tasavvuruna, siyasal işleyişe razı olmamanın adıdır..    T.C: Sekülerist-laisist-militarist-kavmiyetçi bir azınlığın Batı/bâtıl referansı ile İslami bütün değerlerin sürgün edilerek cumhura/halka galebe çaldığı rejimin adıdır. Ayrıca., velev ki cumhur/halk bile isteye topluca gayrı İslami olanı tercih etse de bu biz müslimlerin onayını alması söz konusu bile değildir., zira, müslimlerin sınırları (33/36) bellidir. […]

Devamı

“Türkiye’de Bir İdeoloji Olarak Cumhuriyet”

Türkiye’de 29 Ekim 1923’te ilan edilen cumhuriyet yönetimi, yalnızca bir siyasal sistem değişikliği değil, aynı zamanda toplumsal ve siyasal anlayışta köklü bir dönüşümü temsil etti. Bu dönüşümle birlikte “cumhuriyet” ve “cumhuriyetçilik” kavramları yalnızca rejim biçimi olarak kalmayıp, ideolojik bir form kazandı. Başlangıçta teorik ve siyasal bir düşünce olarak düşünülen cumhuriyetçilik, zamanla değerler, kavramlar ve anlayışlar […]

Devamı

Muvâfakât Okumaları: Vaz’î Hükümler: Üçüncü Mesele

Sebeplerin uygulanması sırasında yükümlünün (mükellefin), sonuçlara (müsebbeblere) yönelik özel bir niyet veya yönelme içinde olması gerekmez. Yükümlüden istenen şey, sadece belirlenmiş hükümler doğrultusunda hareket etmesidir. Bu hükümler ister “sebep” olsun ister başka türden bir şey olsun, ister gerekçelendirilebilen (bir illete bağlanabilen) türden olsun, ister gerekçelendirilemeyen türden olsun — fark etmez. Delilimiz (dayanağımız) şudur: 1. Daha […]

Devamı

Dünya Sistemi Ne ?

Geçmiş İslam âlimlerinin çoğu “şeref” kavramını “adalet-adil olmak”la eş değer manada kullandılar. Dünya hali malumdur, genelde şerefliler iyi halde değilken şerefsizlerin keyfi yerindedir! Ahirette payı olmayanlara dünyada istedikleri veriliyor ya: Kızların güzelini onlar alıyor!. Paranın çoğunu onlar kazanıyor!. İyi yerlerde onlar yaşıyor!. Yüksekleri onlar işgal ediyor!.  Güç onlarda!. Söz onların!. Çünkü hileli düzen kuruyor, bu […]

Devamı

Gönüllü Kulluk Üzerine Söylev

… “Tirana karşı koymak için, onunla savaşmak gerekmez bile. Ülke ona kulluk etmemeye karar versin bir kere, Tiran kendiliğinden yok olup gider. Ondan herhangi bir şey eksiltmek gerekmez, ona hiçbir şey vermemek yeterli olur. Ülke, kendi yararına bir şeyler yapmak için, varsın güçlüklere katlanmasın, tek gerekli olan, kendi zararına olan sıkıntılı bir işe kalkışmamasıdır. Demek […]

Devamı

Ahmet Cevdet Paşa’nın Kur’an Tercümesi: 20-Taha Suresi

Ahmet Cevdet Paşa’nın Kur’an’ı Kerim’in metni ile birlikte tercümesi 1928 yılında Türk Neşriyat Yurdu tarafından yayınlanmış. Yakup Döğer Bey’in Latin alfabesine çevirisiyle; okuyucunun anlama zorluğu çekeceğini düşündüğümüz kelimeleri parantez içinde sadeleştirerek yayınlıyoruz. (Bu Latin alfabesine çevirinin orijinal Osmanlıca metnine ARŞİV bölümünden ulaşabilirsiniz.) https://fikiryorum.net/arsiv/ahmet-cevdet-pasa-kuran-kerim-meali-osmanca-1/) 20-Cevdet Paşa meali – Taha Suresi Mekke’de nazil olmuş, 135 ayettir. Rahmet […]

Devamı

Farkı Fark Etmek: Vahiy-Akıl ilişkisi

                       İslâm’ın  en temel özelliklerinden birisi de Allah(cc)’ın verdiği nimetleri O’nun koyduğu sınırlar içerisinde, O’nun rızasına uygun bir şekilde kullanmaktır. İşte bu nimetlerin en başta gelen ikisi vahiy ve akıldır. Aklın ne zaman devreye gireceği konusu son derece önemlidir. Akıl Kur’an’da isim olarak hiç geçmez. Hep akletme olarak geçer. Akletme aslında bir eylem işidir. […]

Devamı

Asalet, Aristokrat, Devletlü, Burjuva: Neymiş?

Hz Muhammed Haşim’in torunudur. Haşim deyince şöyle bi duracaksın! Abdulmuttalib de öyle. Peygamberlerden cariye, köle çocuğu olmadı. Bu bunları aşağılamak değildir. Huneyn savaşında Müslümanlar ilk kez sayıca çoktu, güçlüydü.. öyle gururluydular ki bu gün bizi kimse yenemez diyordular.. Tuzağa düştüler. Paniğe kapıldılar. Ordunun çoğu savaş alanından kaçtı, kenara çekildi.. Bu iş bitti diyen çoktu.. Savaş […]

Devamı

Anlamın Yormasından “Kurtuluş”!

Malik Bin dinar damadı Şu’be’ye şöyle öğüt verdi: “Bir dost ki senin dinine (ahlakına, erdemlerine, takvana, ilmine, hikmetine vs) faydası olmaz, onu hemen terk et. Zira selamete ermen için senin vaktini ve gençliğini çalan hırsızlardan uzak durman gerekir. Böyle birisinin arkadaşlığı bize haramdır. Hücviri, Keşfül Mahcup, s:399 Sakın ha! Dost diye bildiğin kişi, ömrünü, vaktini, […]

Devamı