Cumhuriyet, bir memlekette bütün milletin hâkimiyete iştirak ettiği siyasi idare biçimi olarak tanımlanmaktadır. Modern dönemde doğuya ve batıya ait kadim metinlerde geçen anlamı ve mahiyeti itibarıyla alakası yoktur. Yani kısaca denilecek olursa, hâkimiyetin kutsal olandan (Tanrıdan – Allah’tan) alınıp halka verilmesidir.
Devleti yönetecek siyasi erkin, dolaylı olarak halk, doğrudan olarak halkın temsilcileri tarafından paylaşılmasıdır. Bu siyasi yönetim biçiminde, Allah’ın, Peygamberinin, Kitabın ve Peygamber Sünnetinin herhangi bir değeri ve belirleyiciliği yoktur. Belirleyiciliği olmadığı gibi, doğası gereği muhaliftir, Allah’ı ve Peygamberi kendisine hasım olarak görür.
İslamcı düşüncenin Cumhuriyete olan ilgisinin başlangıcı meşrutiyetle olmuş, ilerleyen süreçte ise demokrasi ve cumhuriyet benimsenmiş, dinin yeniden yorumlanmasıyla birlikte, dini meşruiyet de elde edilmiştir.
İslam Dünyasının klasik siyasi sistemden kopuşu olan Meşrutiyetin şer’i meşruiyeti, “Meşveret” kavramının zorlamalı yorumlarıyla sağlanır iken, cumhuriyetin şer’i meşruiyeti ise, “Şura” ve “Medine Vesikası” üzerinde sağlanmaya çalışılmıştır. Birçok İslamcı aydın ve entelektüel, gerek demokrasiyi gerekse cumhuriyeti, İslam’ın onayladığına dair yorumlarda bulunmuş, telafisi imkânsız hatalara düşmüştür.
Cumhuriyeti İslam’ın onayladığına dair şer’i bir meşruiyet bulmaya çalışanların, cumhuriyetin tarihi köklerine, doğup geldiği tarihi sürecine bakmadıkları, haklarında derinlemesine tahkik yapmadıkları, meselenin künhüne vakıf olmadıkları anlaşılmaktadır.
Yukarıda da belirttiğimiz gibi, siyasi düzen olarak cumhuriyet, halkın hâkimiyet iddiasını Allah’ın rızasının ve Peygamberin siyasi idare şeklinin üstünde tutar. Daha açık bir ifade ile Peygamberin kurduğu siyasi, iktisadi, hukuki ve içtimai yönetime itiraz ederek, halkın arzu ve isteklerini önceler. Bu sebepten dini, İslami açıdan meşruiyeti yoktur.
Müslümanların hem Allah’ı rızasını gözetmeleri, Peygamberine tabii olmak arzuları olup, hem de halk hâkimiyeti olan cumhuriyete güzellemeler düzmesi anlaşılır gibi değildir.
Mesut 31 Eki 2024
Allah razı olsun