Bildin mi Amerikalı olmak nedir?
İsrail’in güvenliğini garanti etmek, İsrail için İslam ümmeti arasında mezhepçilik çıkartıp birbirine boğazlatmak! Aslanı kediye boğdurtmak!
II. Mahmut’dan bu yana sırtını İngiliz-Fransız-Alman-Amerikan kafirine dayayıp Müslüman milletlerin geleceğini satmak!
El an Türkiye’de olan ne peki
Memlekette herkese ait ortak mülkü, kaynakları, imkanları, aciz bırakılmış insanları uluslararası şirketlere ve bunların uşaklarına peşkeş çektirmektir!
Efendisi buyurdu “akıllı ol, ailenin servetini açıklatma, general Mazlum ile konuş anlaş!..”
Bu mektuptan tüm dünya haberdar oldu! Türkiye’de gizlendi Amerikalılarca dünyaya duyurulup açıklandı!
Mektup iade edildi dendi, Trump’ın otelinin barının duvarında tablo olarak asıldığı görüntülendi; herkesin gözü önüne serildi!
Buradan olsun bi şey anlamayanlara anlayacağı bir şey sunmak ne mümkün!
İseviler, Hz İsa’nın havarileri, Allah’a verdikleri sözü tuttular. Gökten inen sofranın şartını yerine getirdiler. İsa Selamullahın dinini yaymak için, İsa’dan sonra, Roma imparatorluğunun her tarafına dağıldılar. Bu gün bilinen Hristiyan kutsal merkezler onların yaşadıkları yerlerdi..
Havariler cemaat halinde yaşadılar. Roma yasasına uymadılar. Roma bunları takip etti; grup grup, toplu toplu katliam yaptı.
280 yıl sürdü bu hikaye. Dile kolay. Havariler vaz geçmedi, Roma’da vaz geçmedi..
Öldür öldür bitiremeyen Roma, İseviliğin yayılmasını da önleyemedi..
“Roma aklı, devlet aklı, devlet çıkarı, hikmet-i hükümet” galip geldi, uzlaşmaya oturdu. Konsüller bu uzlaşmaların neticesidir..
Derler ki O zamanın Müslüman liderleri anlaşmasaydı, Roma bir şeriat devleti olacaktı.
Ama anlaştılar, İsevilik Hristiyanlığa dönüştü, ve Hristiyanlık devlet dini oldu.. Roma kiliselerin devlet dışında örgütlenmesine müsaade etti, bu da Hristiyanlara yetti..
Roma o dönemde iç sorunlarıyla uğraşıyordu. Her tavizi vermeye hazırdı. O sorunlarını almak için M400’de Hristiyanlığı resmi din olarak kabul etti, bu din ile sorunlarını çözeceğini umdu.. Ama olmadı. 450’de ikiye parçalandı..
Bunları niye anlattım şimdi?
Dışardan konuştuğumun farkındayım, Gazzelilerin başına getirilecekleri ve Hamas’ın liderlerini suçlayamam!
Aliya İzzet Begoviç’in anlaşma şartı olarak önüne sürülen “ya toplu katliam, ya bu şartlarda barış” teklifini hatırlayın!
Barışın şartı Balkanlarda bir İslam devleti kurmamaktı.. Istar edilirse 250 bin Boşnak’ın toplu katliamıydı!..
Aliya rahmetli, kan kustu, kızılcık şerbeti içmiş gibi yaptı!!
İmam Humeyni, Irakla barış anlaşması yaptığında aynı şeyleri söyledi..
Nereye varacağım?
Belli ki Hamas Liderlerine de Aliya’ya sunulanın benzeri sunuldu!
Bunu tahmin etmek zor değil..
Üzülürüm.. neye?
Bu dönemde, küresel küfür sistemine itaat etmeyen, küresel tecavüzü reddeden Gazzeliler! Liderleri Hamas’lılar!
İki seçenek arasında bırakıldı! Ya toplu ölüm, açlık sefillik, ya İtaat! İtaat satılık FKÖ’ye itaat!..
Yargılayamam.. Allahın onları bağışlamasını dilerim..
İsevi liderlerinin, Aliya’nın durumuna düştüler..
Bir şey diyebilirim.. Dışardan biri olarak..
Kur’an böylesi durumlarda başka şey söyledi.. Örnekler nakletti..
Dilim fazlasına gitmiyor!!
Allah’ım Gazzelileri ve liderleri Hamas’lıları bağışla!
Yetemediler! Her taraftan kuşatılmışlardı, yetemediler..
Gazzeliler aylardır aç. Susuz. Hiç bir yerden yardıma izin verilmedi.. İzzetlerini koruyacakları bir imkan tanımadılar. Kadınlar çocuklar, hastalar sakatlar, yaralılar perişandı.. şehirleri yerle bir edilmişti..
Bu dünyada oldu bu. 8 milyar insanın, 2 milyar Müslümanın gözü önünde oldu bu.. 57 parçaya ayrılmış Müslüman milletleri yöneten hükümetlerin nezaretinde oldu bu.. Yoksul Yemen, yetersiz Hizbullah, kendi içinde sorunlu İran yetemedi..
Allah’ım Hamas liderlerini bağışla!.
Hizbullah liderlerini bağışla!
İran liderlerini bağışla!
Allah vaadinden dönmez. Akla muhaldir..
Allah, müminleri kafirlerin eline bırakmaz! Akıllara ziyandır!
Musa’nın hikayesi uzun uzun anlatıldı! Onları kurtardı Allah.
Muhammedin hikayesi daha çok anlatıldı. Onları kurtardı Allah.
Evvelkilerin hikayelerini anlattı Kur’an! Sabredenlerin kavmi helak oldu, inananları kurtardı Allah..
Burada kafam karışık! İleri gitmek istemiyorum! Çünkü başıma gelmedi! Mensup olduğum camianın başına gelmedi!
Ama bir ders çıkartmak gerektiğini düşünmeden edemiyorum! Biz nerde yanlış yapıyoruz?
İsevilerin başına getirilenleri tartıştı Hristiyan alimler..
Dediler ki bu felaketlerde
1: Müminlerin sabrı denendi.
2: Müminler günahlarından arındırıldı.
3: İnsanlık denendi.
4: Herkes kendine şahitlik etti..
İlave ettiler: Bize korkunç gözüken o olaylarda zahire bakıyoruz.
Bi yerde yanlış yapıyoruz! Ama göremiyoruz!
Bu nedir!
İşi itikada, teolojiye, Kur’an’ı anlamaya falan dökerek kendimi avutmakta istemiyorum! Bu kadar kolay değil çünkü!
Biz bi yerlerde yanlış yapıyoruz! Orası nedir?!
Haması köşeye sokuşturup kafire itaati zorlayan Mısır’ı, Katar’ı, görünmese de Türkiye’yi, Suud’u düşününce
Duygusallaştım! Aliya Rahmetliyi hatırladım! Musa’yı İsa’yı Muhammed’i takip edenleri hatırladım!
Otoriteye itaat edip işimize mi bakalım!!
Kafirin tuzağı çok zayıf dedi Allah!! Dedi dedi de!! İşiten oldu mu?!
