16 Eki 24 - Çar 7:31:am
Dark Light

Blog Post

Fikir Yorum > Fikir yorum > Ülkesi ve Milleti Olmayan Devlet olur mu?

Ülkesi ve Milleti Olmayan Devlet olur mu?

Ülkesi ve Milleti Olmayan

Devlet olur mu? Yakın tarihte örneği yok; uzakta da yok!

İnsan kalabalıklarını bir araya getiren, (şimdi toplum-ulus-millet olma deniyor) ortak amaç etrafında birlik yapan, dayanışmayı sağlayıp geleceğe güvenle baktıran, dirlik ve düzen sağlayan, belirli bir toprak üzerinde hükümranlık tesis eden şey devlet oldu tarihte.

Ordusu olan komutan veya kral/sultan da devletti zaten.

Devletin tek rakibi dindir. Fakat siyasal topluma dönüşüp devlet olmayan din, din olmaktan çıkar inanç olarak kalır. Bu seviyedeki bir dinse olsa olsa bir devletin mezhebi olur.

Dolayısıyla ikisininde bir hukuk sistemi vardır, kaynakları farklı olsada devlette zaten bi şekilde hukuk demektir…

İslamcı müktesebatın kendi referansına ve modeline dayalı bir devlet fikri yok; slogan olarak var ama model ve sistem olarak yok!

Dolayısıyla tebası/yurttaşı olduğu devletler içinden düşünüyor, mevcudu yönetenler Müslümanlar olursa sorun çözülür sanıyor!..

Geçmiş dönemlerinde devlet mülktü! Mülkün sahibi sultandı. Sultan halife olunca devlet işleri sultani hukuka, din işleri şeri hukuka göre düzenlenirdi. O sebeple devletin dini adalet olsun istenirdi!

Siyasi hafızası dini koruyan “bekçinin” devlet olması gerektiğiyle dolu müktesebat, dinin devletini tanımadı; Medine İslam devletini zamanının sosyal şartlarıyla bağlı kılıp gerilerde bırakalı çok oldu…

Devletin; niteliğini, varlık sebebini, meşruiyetini konuşamayanlar, devletin milletiyle veya milletin devletiyle barışık olması gerektiğini söylerken, gerçekte yöneticilerin ahlaki manevi değerlere bağlı olmasını, mümkünse devleti kendileri gibilerin yönetmesini arzuluyorlar!

Niyet okuması yapmıyor islamcı müktesebatın siyasi birikimine dayanıyoruz…

Devletin, kendisi amaç olan; din dahil her şeyden bağımsız olan; bağımsız bir kategori olan; diğer her şeyin devlete göre anlamlı olduğunu bilmeyenlerin

Devletin; düzenleyici, denetleyici, uyulacak sınırları tayin edici, yargılayıcı bir ilah olduğunu bilmeleri; devlet görüşünün referans ve norm olduğunu bilmeleri; bu çerçevede devletin bizzat din olduğunu anlamaları zor!

Bu zorlukta milletiyle barışık devletten bahsetmek olsa olsa siyasi aklın karışıklığının ifadesidir…

Şayet devletin kendisi bir din ise, ki İslami literatürde dinin tanımı devletin de tanımıdır; “milletin” devleti değil devletin milleti olur. Çünkü bu manada zaten millette bir dindir.

Devletin üçüncü unsuru olan hükümranlık sağladığı toprak/vatan İslamda asli unsur olmayıp ilk ikisinin mütemmimidir!

Leave a comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir